Bölüm 35

8 dakika okuma
1,452 kelime
Ücretsiz Bölüm

Bölüm 35: Dördüncü Yüzleşme
Sarah Mitchell, FBI’ın planını öğrendikten sonra, Alexander Blackwood ile dördüncü kez yüzleşmeye hazırlanıyordu. Gerçek kimliği, matematiksel yetenekleri, FBI’ın onu kandırması… Tüm bu bilgiler, onun zihninde sürekli dönüyordu. FBI’ın planı hakkında öğrendiği gerçekler, onun dünyasını altüst etmişti.
O gece, Sarah Boston Halk Kütüphanesi’ne gitti. Alexander Blackwood ile dördüncü kez yüz yüze konuşacaktı. Ama bu sefer, farklı bir amaçla gidiyordu. Yeteneklerini öğrenmek istiyordu.
Sarah kütüphaneye girdi. İçerisi karanlıktı. Ama bir ışık vardı. Satranç masasının yanında bir ışık.
Sarah satranç masasına yaklaştı. Masanın üzerinde yine bir satranç oyunu vardı. Ama bu oyun, önceki oyunlardan farklıydı. Bu oyun, daha karmaşıktı.
“Merhaba, Sarah.”
Sarah başını çevirdi. Alexander Blackwood, masanın diğer tarafında oturuyordu.
“Alexander Blackwood,” dedi Sarah.
“Evet, Sarah. Ben Alexander Blackwood. Ve bu gece, yeteneklerini öğreneceksin.”
Sarah düşündü. “Hangi yeteneklerimi?”
“Senin gerçek yeteneklerini, Sarah. Senin ne yapabildiğini.”
Sarah şaşırdı. “Ne yapabildiğimi mi? Ben ne yapabiliyordum?”
“Bu satranç oyununu hatırlıyor musun, Sarah?”
Sarah masaya baktı. “Bu oyunu hatırlamıyorum.”
“Evet, Sarah. Bu oyunu hatırlamıyorsun. Çünkü anıların manipüle edildi.”
Sarah düşündü. “Manipüle edildi mi? Nasıl?”
“Evet, Sarah. Anıların manipüle edildi. Ama bu gece, gerçeği öğreneceksin.”
Sarah düşündü. “Gerçeği mi? Hangi gerçeği?”
“Senin gerçek yeteneklerini, Sarah. Senin ne yapabildiğini.”
Sarah şaşırdı. “Ne yapabildiğimi mi? Ben ne yapabiliyordum?”
“Bu gece öğreneceksin, Sarah. Bu gece, gerçeği öğreneceksin.”
Alexander Blackwood masanın üzerindeki bir dosyayı açtı. “Bu dosyayı oku, Sarah.”
Sarah dosyayı aldı. Dosyanın üzerinde “Sarah Mitchell – Yetenekler – Gizli” yazıyordu.
Sarah dosyayı açtı. İçinde, karmaşık matematiksel formüller vardı. Ama bu formüller, tanıdık değildi. Bu formüller, çok karmaşıktı.
“Bu formüller nedir?” dedi Sarah.
“Bu formüller, senin yazdığın formüller, Sarah. Senin çocukken yazdığın formüller.”
Sarah şaşırdı. “Benim mi? Çocukken mi?”
“Evet, Sarah. Bu formüller, senin yazdığın formüller. Ama sen bunu hatırlamıyorsun.”
Sarah düşündü. “Nasıl? Nasıl hatırlamıyorum?”
“Çünkü anıların manipüle edildi, Sarah. Senin gerçek yeteneklerin gizlendi.”
Sarah şaşırdı. “Gerçek yeteneklerim mi? Hangi yeteneklerim?”
“Senin matematiksel yeteneklerin, Sarah. Senin kod çözme yeteneklerin.”
Sarah düşündü. “Kod çözme mi? Hangi kodları?”
“Seri katillerin kodları, Sarah. Sen, seri katillerin bıraktığı kodları çözebiliyordun.”
Sarah şaşırdı. “Seri katillerin kodlarını mı? Nasıl?”
“Sen, matematiksel analiz yapabiliyordun, Sarah. Sen, karmaşık kodları çözebiliyordun.”
Sarah düşündü. “Yani ben, gerçekten de kod çözebiliyor muydum?”
“Evet, Sarah. Sen kod çözebiliyordun. Ama bu yetenek, gizlendi.”
Sarah şaşırdı. “Gizlendi mi? Neden?”
“Çünkü bu yetenek, tehlikeliydi. Bu yetenek, seni hedef haline getiriyordu.”
Sarah düşündü. “Yani FBI, beni korumak için mi gizledi?”
“Evet, Sarah. FBI seni korumak için gizledi. Ama bu, doğru değildi.”
Sarah düşündü. “Doğru değil mi? Neden?”
“Çünkü sen, kendi yeteneklerini kullanma hakkına sahipsin, Sarah. Sen, gerçeği öğrenme hakkına sahipsin.”
Sarah düşündü. “Gerçeği mi? Hangi gerçeği?”
“Senin gerçek yeteneklerini, Sarah. Senin ne yapabildiğini.”
Sarah şaşırdı. “Ne yapabildiğimi mi? Ben ne yapabiliyordum?”
“Bu gece öğreneceksin, Sarah. Bu gece, gerçeği öğreneceksin.”
Alexander Blackwood dosyadan başka bir kağıt çıkardı. “Bu kağıdı oku, Sarah.”
Sarah kağıdı aldı. Kağıdın üzerinde, karmaşık kodlar vardı. Ama bu kodlar, tanıdık değildi.
“Bu kodlar nedir?” dedi Sarah.
“Bu kodlar, senin çözdüğün kodlar, Sarah. Senin çocukken çözdüğün kodlar.”
Sarah şaşırdı. “Benim mi? Çocukken mi?”
“Evet, Sarah. Bu kodlar, senin çözdüğün kodlar. Ama sen bunu hatırlamıyorsun.”
Sarah düşündü. “Nasıl? Nasıl hatırlamıyorum?”
“Çünkü anıların manipüle edildi, Sarah. Senin gerçek yeteneklerin gizlendi.”
Sarah şaşırdı. “Gerçek yeteneklerim mi? Hangi yeteneklerim?”
“Senin kod çözme yeteneklerin, Sarah. Senin matematiksel analiz yeteneklerin.”
Sarah düşündü. “Matematiksel analiz mi? Hangi analizleri?”
“Seri katillerin analizleri, Sarah. Sen, seri katillerin bıraktığı ipuçlarını analiz edebiliyordun.”
Sarah şaşırdı. “Seri katillerin ipuçlarını mı? Nasıl?”
“Sen, matematiksel pattern’leri görebiliyordun, Sarah. Sen, karmaşık kodları çözebiliyordun.”
Sarah düşündü. “Yani ben, gerçekten de pattern’leri görebiliyor muydum?”
“Evet, Sarah. Sen pattern’leri görebiliyordun. Ama bu yetenek, gizlendi.”
Sarah şaşırdı. “Gizlendi mi? Neden?”
“Çünkü bu yetenek, tehlikeliydi. Bu yetenek, seni hedef haline getiriyordu.”
Sarah düşündü. “Yani FBI, beni korumak için mi gizledi?”
“Evet, Sarah. FBI seni korumak için gizledi. Ama bu, doğru değildi.”
Sarah düşündü. “Doğru değil mi? Neden?”
“Çünkü sen, kendi yeteneklerini kullanma hakkına sahipsin, Sarah. Sen, gerçeği öğrenme hakkına sahipsin.”
Sarah düşündü. “Gerçeği mi? Hangi gerçeği?”
“Senin gerçek yeteneklerini, Sarah. Senin ne yapabildiğini.”
Sarah şaşırdı. “Ne yapabildiğimi mi? Ben ne yapabiliyordum?”
“Bu gece öğreneceksin, Sarah. Bu gece, gerçeği öğreneceksin.”
Alexander Blackwood dosyadan başka bir kağıt çıkardı. “Bu kağıdı oku, Sarah.”
Sarah kağıdı aldı. Kağıdın üzerinde, karmaşık bir test vardı. Ama bu test, tanıdık değildi.
“Bu test nedir?” dedi Sarah.
“Bu test, senin yaptığın test, Sarah. Senin çocukken yaptığın test.”
Sarah şaşırdı. “Benim mi? Çocukken mi?”
“Evet, Sarah. Bu test, senin yaptığın test. Ama sen bunu hatırlamıyorsun.”
Sarah düşündü. “Nasıl? Nasıl hatırlamıyorum?”
“Çünkü anıların manipüle edildi, Sarah. Senin gerçek yeteneklerin gizlendi.”
Sarah şaşırdı. “Gerçek yeteneklerim mi? Hangi yeteneklerim?”
“Senin matematiksel test yeteneklerin, Sarah. Senin kod çözme test yeteneklerin.”
Sarah düşündü. “Kod çözme test mi? Hangi testleri?”
“Seri katillerin testleri, Sarah. Sen, seri katillerin bıraktığı testleri çözebiliyordun.”
Sarah şaşırdı. “Seri katillerin testlerini mi? Nasıl?”
“Sen, matematiksel problemleri çözebiliyordun, Sarah. Sen, karmaşık testleri çözebiliyordun.”
Sarah düşündü. “Yani ben, gerçekten de problemleri çözebiliyor muydum?”
“Evet, Sarah. Sen problemleri çözebiliyordun. Ama bu yetenek, gizlendi.”
Sarah şaşırdı. “Gizlendi mi? Neden?”
“Çünkü bu yetenek, tehlikeliydi. Bu yetenek, seni hedef haline getiriyordu.”
Sarah düşündü. “Yani FBI, beni korumak için mi gizledi?”
“Evet, Sarah. FBI seni korumak için gizledi. Ama bu, doğru değildi.”
Sarah düşündü. “Doğru değil mi? Neden?”
“Çünkü sen, kendi yeteneklerini kullanma hakkına sahipsin, Sarah. Sen, gerçeği öğrenme hakkına sahipsin.”
Sarah düşündü. “Gerçeği mi? Hangi gerçeği?”
“Senin gerçek yeteneklerini, Sarah. Senin ne yapabildiğini.”
Sarah şaşırdı. “Ne yapabildiğimi mi? Ben ne yapabiliyordum?”
“Bu gece öğreneceksin, Sarah. Bu gece, gerçeği öğreneceksin.”
Alexander Blackwood dosyadan başka bir kağıt çıkardı. “Bu kağıdı oku, Sarah.”
Sarah kağıdı aldı. Kağıdın üzerinde, karmaşık bir rapor vardı. Ama bu rapor, tanıdık değildi.
“Bu rapor nedir?” dedi Sarah.
“Bu rapor, senin yazdığın rapor, Sarah. Senin çocukken yazdığın rapor.”
Sarah şaşırdı. “Benim mi? Çocukken mi?”
“Evet, Sarah. Bu rapor, senin yazdığın rapor. Ama sen bunu hatırlamıyorsun.”
Sarah düşündü. “Nasıl? Nasıl hatırlamıyorum?”
“Çünkü anıların manipüle edildi, Sarah. Senin gerçek yeteneklerin gizlendi.”
Sarah şaşırdı. “Gerçek yeteneklerim mi? Hangi yeteneklerim?”
“Senin analiz yeteneklerin, Sarah. Senin rapor yazma yeteneklerin.”
Sarah düşündü. “Rapor yazma mı? Hangi raporları?”
“Seri katillerin raporları, Sarah. Sen, seri katillerin bıraktığı ipuçlarını analiz edip rapor yazabiliyordun.”
Sarah şaşırdı. “Seri katillerin ipuçlarını mı? Nasıl?”
“Sen, matematiksel analiz yapabiliyordun, Sarah. Sen, karmaşık verileri analiz edebiliyordun.”
Sarah düşündü. “Yani ben, gerçekten de analiz yapabiliyor muydum?”
“Evet, Sarah. Sen analiz yapabiliyordun. Ama bu yetenek, gizlendi.”
Sarah şaşırdı. “Gizlendi mi? Neden?”
“Çünkü bu yetenek, tehlikeliydi. Bu yetenek, seni hedef haline getiriyordu.”
Sarah düşündü. “Yani FBI, beni korumak için mi gizledi?”
“Evet, Sarah. FBI seni korumak için gizledi. Ama bu, doğru değildi.”
Sarah düşündü. “Doğru değil mi? Neden?”
“Çünkü sen, kendi yeteneklerini kullanma hakkına sahipsin, Sarah. Sen, gerçeği öğrenme hakkına sahipsin.”
Sarah düşündü. “Gerçeği mi? Hangi gerçeği?”
“Senin gerçek yeteneklerini, Sarah. Senin ne yapabildiğini.”
Sarah şaşırdı. “Ne yapabildiğimi mi? Ben ne yapabiliyordum?”
“Bu gece öğreneceksin, Sarah. Bu gece, gerçeği öğreneceksin.”

Yorumlar

(0)

Bölüm Nasıldı?

0 yanıt
Beğenim
0
Sinir Bozucu
0
Mükemmel
0
Şaşırtıcı
0
Sakin Olmalıyım
0
Bölüm Bitti
0

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!