Bölüm 44

Bölüm 44

Sonunda Gregory, Nigel’ın önünde Gold ailesinin işlerine karışmayacağına dair yemin ederek yaşlı adamı yatıştırdı.

Gregory ve Shannon moral bozuk bir şekilde ayrılırken, Nigel çalışma odasındaki dağınıklığa öfkeyle baktı.

“Ugh!

O kurnaz kadınlar seni ve babanı parmaklarında oynatıyorlar!”

Justin yere düşen cam parçalarını toplamak için eğildi. Aklında binbir türlü düşünce dolaşıyordu.

‘Asher adına biri Inalia’ya mı gitti? Ama babam Asher’ı tanır. Yanılmayacaktır,

çünkü daha önce birçok kez karşılaşmışlardı. Yoksa babam Alzheimer mı oldu?

O sırada Justin katlanmış bir yelpaze aldı.

“Dede, bu senin mi?”

“Oh hayır! O kadar sinirlendim ki neredeyse kırıyordum. Hemen bana getir.“

))

Nigel’ın gözleri yumuşadı ve devam etti: ”Bu yelpazeyi Anna benim için yaptı. Üzerindeki resim ve hat sanatı

onun eseri.”

Justin, Anna’nın resim yapmayı ve hat sanatını bildiğini bilmiyordu.

Donakaldı ve nasıl tepki vereceğini bilemedi.

Anna onunla evlendiğinde, onu sıkıcı ve itaatkar bulmuştu.

Piyano çalabilen, dans edebilen ve şarkı söyleyebilen Rosalind’e kıyasla Anna sıkıcı bir kadındı. Tatlı, nazik ve güzel olmasının dışında Anna evdeki hizmetçiler gibiydi. Justin onun hakkında

farklı düşünmüyordu.

Ancak, onu terk ettikten sonra, yeni cilalanmış bir elmas gibi parladı. Yetenekli ve kendinden emindi. Onun tüm bu yeteneklere sahip olduğunu öğrenince şaşırdı.

Acaba Justin’in bu kadar iyi bir kadını hak etmediğini ve sadece Asher’ın hak ettiğini düşündüğü için miydi?

Yani Justin’e hissettikleri aşk değildi. Sadece görevini yerine getiren bir eş olarak onu memnun etmek için elinden geleni yapıyordu.

Gerçekten sevdiği kişi Asher’dı, değil mi?

“Anna her hafta sonu beni ziyaret ederdi. Bazen benimle yürüyüşe çıkar ya da bütün öğleden sonralarımı çalışma odasında benimle oturarak geçirirdi.

O çocuk benim yanımda sıkılmazdı. Yanımda kitap okur, kaligrafi yapardı. Kaligrafi ve resim yapmada çok yetenekli. Fırça ve kalemi tutuşundan en az on yıldır pratik yaptığını anlayabiliyorum. El yazısı gerçekten çok güzel. Akıcı ve kendine güvenini gösteriyor. Açıkça iyi bir eğitim almış, kültürlü bir insan.

”

Nigel dudaklarını sıkıp içini çekti. “Anna, Gold ailesinin o kendini beğenmiş kızından çok daha iyi. Senin bu kadar kör ve cahil olman ne yazık.”

Justin ince dudaklarını düz bir çizgi haline getirip katlanmış yelpazeyi açtı.

İki satırlık zarif bir el yazısı gördü.

“Geçmişteki hatalarından pişmanlık duymayın. Çünkü zamanı geriye çevirmek mümkün değildir.”

Aniden Justin’in kalbi titredi. Sanki yıldırım çarpmış gibi hissetti. Keskin gözleriyle bu iki satırı okurken yelpazeyi yüzüne yaklaştırdı.

Bu el yazısı Bella Thompson’ın ofisinde asılı olan kaligrafi ile aynıydı. Bella onu ona hediye olarak vermeyi bile teklif etmişti.

Justin, Bella’nın sorumlu olduğu KS World Hotel’de Anna ile tanıştığını aniden hatırladı. O gün Bella’nın ofisinden çıktıktan sonra koridorda Anna’nın ayak seslerini duyduğunu hatırladı.

Anna Bella’yı tanıyor muydu?

Böyle bir tesadüf olabilir miydi?

Bella’nın Anna olması mümkün değildi, değil mi?

Bu nasıl olabilirdi?

Anna, Bella kadar kurnaz ve sinsi olamazdı, değil mi?

Diğer tarafta, Hatchbay’deki Yara Park’ta, Asher Inalia’daki iş seyahatinden dönmüştü. O ve

Axel, Wyatt ile akşam yemeği yediler.

Yemek sırasında Asher, Inalia seyahatinin gidişatını anlattı. Wyatt, soğuk ve vakur yüzünde onaylayıcı bir ifadeyle başını salladı.

Wyatt, “En büyük oğlum her açıdan gerçekten olağanüstü. Ama İsa’nın yanında olmakta ısrarcı. Hiçbir güç, şöhret, servet veya hisse senedi onun papaz olmasını engelleyemez. Neden papaz olmakta bu kadar ısrarcı?!” diye düşündü.

“Asher, Salvador Corporation’dan bu kadar aceleyle bir projeyi kapmak sana göre değil.”

Wyatt kırmızı şarabından bir yudum aldı ve düşündü. “Sorunları çözmek için her zaman barış ve sevgiyi savunmuyor musun? Neden şimdi hırsızlığa başvuruyorsun? Gençliğimdeki halime benziyorsun.”

“Barış kırılgan bir şeydir.” Asher oldukça dolaylı bir cevap verdi ve zarif bir şekilde kadehini kaldırarak

bir yudum su içti.

Axel gülümsedi. Elbette, Asher’ın Bella adına Salvador Corporation’dan intikam aldığını biliyordu.

“İş yapmak hızlı düşünmekle ilgilidir.

“İş hayatında önemli olan hızlı düşünmektir. Yasayı çiğnemediğin sürece, anlaşmayı kapatmak için ne gerekiyorsa yapabilirsin. Bu sefer iyi iş çıkardın!”

Wyatt, Asher’ın omzuna hafifçe vurdu. Gözleri keskin ve heyecanlıydı. “Dahası, Gregory ve ben kan düşmanıyız. Onun dedesi benim büyükannemi zorbalıkla ezdi. Hmph! Bir beyefendinin intikam alması için asla geç değildir!”

Asher’ın dili tutuldu.

Asher’ın ağzı açık kaldı.

Axel kıkırdadı ve kendi kendine düşündü, ‘Vay canına. Sanırım sadece aile servetini miras almıyoruz.

Aynı zamanda Salvadorlara karşı geçmişin kinini de devam ettirmemiz bekleniyor…’